Sayfayı ziyaret eden kişi sayısı
885
Bir insanın yaşamını sürdürebilmesi için gerekli maddi imkanlara sahip olmaması, onun ağır bir karmaya sahip olduğunu gösterir. Üstelik hastaysa, bu karma daha da ağırdır.
Kişinin parası yok ama iyileşmek istiyor. Peki ne yapmalı? Başkasından yardım istediğinde, zaten ağır olan karmasını daha da yükleyecek ve hem bu hem de bir sonraki yaşamında zarar görecektir. Tek bir çıkış yolu var: “Boğulanın kurtuluşu kendi ellerindedir.” Kişi kendi ayakları üzerinde durmayı öğrenmelidir. Bunun için pek çok yol vardır: Kilise, dualar, herhangi bir ruhani pratik, çilecilik, içten gelen pişmanlık, tövbe, affetme ve daha fazlası...
Bilinen bir gerçektir ki, yogiler ne hastalıklardan ne de talihsizliklerden mustariptir. Tanrı’nın yolları bilinmezdir! Eğer Tanrı, şifacıya gitmek için size para vermiyorsa, bu bir tesadüf değildir. Zaten evrende tesadüf diye bir şey yoktur. Her şey bir sebebe dayanır, yalnızca biz bunu her zaman göremeyiz ve anlayamayız.
Çoğu zaman, başımıza gelen sıkıntılar ve acılar, bizim nihayet Tanrı’ya yönelmemiz için birer fırsattır. Tarihteki pek çok azizin, geçmişte büyük günahkarlar olduğu ve bu yüzden korkunç acılar çektiği bilinir. Ama önemli olan sonuçtur. Onların ödülü, azizlik makamıdır!
Eğer bir insan Tanrı’nın emirlerini yerine getirmeden, yalnızca dilek ve dualarla bir şeyler istiyorsa, bu anca şeytana yarar!
HER ŞEYİN BİR BEDELİ VARDIR!
Tanrı için; oruç ve dua, emirlerine itaat. Yoga için; disiplinli egzersiz. Şifacı için; para.
Bir şifacıya gitmek, aşırı bir benzetmeyle kirli bir kıyafeti kuru temizlemeye vermek gibidir. Bunu ancak maddi imkanıolanlar yapabilir. Parası olmayanlar ise kendi başlarının çaresine bakmaya çalışır. Hastalar ve talihsiz insanlar, bedenlerini ve ruhlarını kirletmiş kişilerdir. Bu yüzden temizlenmek isterler. Ama bunu bir şifacı olmadan, kendi başlarına yapmaları da mümkündür. Üstelik oldukça basit yollarla oruç tutarak, dua ederek, kendi kusurlarını düzelterek bunu yapabilirler.
Bunun çok büyük bir çaba gerektirdiği de söylenemez! İncil’i okumak, herkesin içini kemiren sorulara cevap verecektir. Orada yazıldığı gibi: Oruç ve dua ile her şey mümkündür. O halde tembellik etmeyin! Çünkü hepimizden istenen şey aslında çok basit: Dua edin ve oruç tutun.
ÜCRETSİZ HİÇBİR ŞEY YOKTUR VE OLMAYACAKTIR!
Bu, doğası gereği imkansızdır! Bir kişi bir şey alıyorsa, mutlaka karşılığında eşdeğer bir şey verir. Eğer bunu gönüllü olarak vermezse, ona zorla aldırılır. Evrende değişmez bir yasa vardır (ve kimse bunu iptal etmemiştir!): “HİÇBİR ŞEY, HİÇBİR YERDEN GELMEZ VE HİÇBİR ŞEY YOK OLMAZ!” (Topraktan geldik ve toprağa döneceğiz.)
Aldığımızı veririz, verdiğimizi alırız!
Derleyen & Çeviren
Cemre ÖZKAN
Mehmet Levent ÜNAL
1/3/2025
UYARI: İşbu blog içerisinde yer alan bilgi ve uygulama teknikleri tedavi amacı taşımamaktadır. Söz konusu bilgiler bu tekniği öğrenmek için eğitime katılan katılımcıyı bilgilendirmek amaçlı olup sağlık hizmeti niteliğinde değildir.Verilen bilgiler hiçbir şekilde tanı ve tedavi amaçlı kullanılmamalıdır. Tanı ve tedavi mutlaka doktor tarafından yapılması gereken ciddi bir işlemdir.
Her türlü hastalık ve benzeri tedavi gerektiren sorunlarınız için dokturunuza danışınız.
